Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin tarihi ve kültürel kimliğini çizen önemli bir konuşma yaptı. Çanakkale Zaferi'nin 108. yıldönümünde düzenlenen etkinliklerde, Erdoğan, “Çanakkale anlaşılmadan Türkiye anlaşılmaz” ifadelerini kullanarak bu zaferin ulusun hafızasındaki yeri hakkında derin bir mesaj verdi. Bu konuşma, sadece geçmişle irtibat kurmakla kalmayıp, aynı zamanda Türkiye’nin geleceğine dair hayati öneme sahip unsurların altını çizmektedir. Çanakkale, Türk milletinin direniş gücünü ve bağımsızlık arzusunu simgeleyen bir dönüm noktasıdır.
Çanakkale Savaşı, 1915 yılının ilk aylarında başlayıp, 1916 yılının başlarına kadar devam eden, Türk milletinin kendini savunma iradesini gösterdiği bir mücadeledir. Bu savaş, İtilaf Devletleri’nin Osmanlı İmparatorluğu’nu zayıflatma çabalarının başarısız olmasıyla sonuçlanmış ve Türk halkının tarihinde silinmez bir iz bırakmıştır. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da ifade ettiği gibi, Çanakkale sadece bir askeri başarı değil, aynı zamanda Türk milletinin azim ve iradesinin bir göstergesidir. Bu ruh, bugün Türkiye’nin bağımsızlık ve egemenlik mücadelesinin temel taşlarından biri olarak değerlendirilmektedir.
Erdoğan, konuşmasında genç nesillere de hitap ederek, Çanakkale ruhunun önemine vurgu yaptı. Bu ruhun, Türkiye’nin yarınlarını şekillendirecek olan değerlerin temelini oluşturduğunu söyledi. Gençlerin, tarihlerini bilerek, bu bilinci taşımalarının gerekliliğini belirtti. “Çanakkale sadece bir savaş değil, tam anlamıyla bir varoluş mücadelesidir” diyen Erdoğan, geçmişten ders alarak geleceğin inşasında aynı kararlılığı göstermenin önemini ifade etti. Türkiye’nin sahip olduğu kültürel zenginlik, tarihsel derinlik ve milletin birlikteliği, dünyanın dört bir yanında Türk insanının kimliğini oluşturan unsurlardır.
Konuşmanın bir diğer önemli noktası ise, ulusal güvenlik ve bağımsızlık konularında attıkları adımlardır. Erdoğan, “Çanakkale ruhuyla hareket eden bir millet, her türlü zorluğu aşar” diyerek, tüm vatandaşları birlik ve beraberlik içinde, ülkenin geleceği için çalışmaya davet etti. Bugün yaşanan küresel zorlukların aşılmasında bu dayanışmanın kritik öneme sahip olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı, Çanakkale’nin hemen ardından gelen Kurtuluş Savaşı’nın da aynı ruhla kazanıldığını hatırlatarak, tarihi olayların bir devamlılık içinde değerlendirilmeleri gerektiğini ifade etti.
Sonuç olarak, Erdoğan’ın konuşması, Çanakkale Zaferi’nin sadece geçmişte kalmadığını, günümüzde de Türk milletinin birlik ve bütünlüğü açısından önemli bir referans noktası sunduğunu ortaya koydu. Çanakkale ruhu, farklılıkların bir araya gelerek güçlü bir bütün oluşturması gerektiğini hatırlatırken, aynı zamanda Türkiye’nin tarihsel misyonunu ve uluslararası alandaki konumunu pekiştiren bir unsur olarak karşımıza çıkıyor. Erdoğan, bu vesileyle tüm vatandaşları, geçmişlerine sahip çıkmaya ve Türkiye’yi daha ileriye taşımaya davet etti. “Geçmişimizi anlayarak geleceğimizi inşa edelim” diyerek, herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesinin önemini vurguladı.
Çanakkale’nin anlayışıyla hareket eden bir Türkiye’nin, sadece Türkiye için değil, tüm bölge ve dünya için barış ve istikrar oluşturabileceğinin altını çizen Erdoğan, sona ererken “Unutmayın ki Çanakkale, yalnızca bir savaşın değil, aynı zamanda bir milletin yeniden doğuşunun adıdır” diyerek dinleyicilerine seslendi. Türkiye’nin nereden geldiğini unutmaması gerektiği ve bu bilinci asla kaybetme konusu, her bir bireyin sorumluluğu olarak öne çıkıyor.