İsrail’in son dönemde Filistinli bireylere karşı uyguladığı baskıcı politikaları, dünya genelinde büyük tepkilere yol açmaya devam ediyor. Bu uygulamaların en çarpıcı örneklerinden biri, alıkonulan bir Filistinli hastane müdürü olan Dr. Khaled Mardini üzerinden ortaya çıktı. Dr. Mardini, alıkonulma sürecinde yaşadığı fiziksel değişimler ve psikolojik travmalar nedeniyle vücut ağırlığının üçte birini kaybettiğini açıkladı. Bu durum, bölgede sağlık hizmetlerinin ne kadar zor şartlar altında verildiğini ve insanların hayatlarını nasıl etkilediğini bir kez daha gözler önüne serdi.
Dr. Khaled Mardini, Gazze Şeridi’nde bulunan El-Aqsa Hastanesi’nin müdürü olarak görev yapıyordu. 2023 yılının başlarında gerçekleşen bir baskınla İsrail güçleri tarafından alıkonuldu. O günden bu yana, Mardini’nin sağlık durumu ciddi şekilde kötüleşti. Uzun süreli hapis ve psikolojik işkencenin etkileri, onun fiziksel gücünü ve sağlığını tehdit eden önemli faktörler haline geldi. Alıkonulduğu süre boyunca yaşadığı stres ve belirsizlik, hem zihin hem de beden sağlığını olumsuz etkiledi.
Hastane müdürünün, fiziksel durumuna dair yaptığı açıklamalar, İsrail’in alıkoyduğu Filistinlilere yönelik uygulamalarının ne kadar acımasız olduğunu gözler önüne seriyor. Mardini, yaşadığı bu zorlu süreçte maddi eksikliklerin yanı sıra, gerekli tıbbi bakımdan yoksun kalmanın da etkisiyle vücut ağırlığının önemli bir kısmını kaybetti. Edindiği bilgiler doğrultusunda, alıkonulma koşullarının ve işkencelerin, özellikle de uzun süreli gözaltıların, bireyler üzerindeki etkisini tartışan Mardini, bu durumun sadece kendi yaşamını değil, aynı zamanda bir sağlık sistemi olarak belirli bir topluluğun varlığını da tehdit ettiğini vurguladı.
Filistinli hastane müdürünün durumu, uluslararası toplumda büyük bir yankı buldu. İnsan hakları dernekleri, bu alıkoymanın bir an önce sona ermesi ve Mardini’nin serbest bırakılması için çağrıda bulunuyor. Birçok ülkeden siyasi figürler ve sivil toplum kuruluşları, İsrail’in bu tür uygulamalarının derhal son bulması gerektiğini savunuyor. Ayrıca, Filistin halkının maruz kaldığı bu tür insan hakları ihlalleri, dünya genelinde tartışmalara yol açmaya devam ediyor.
Mardini'nin alıkonulması, Filistin’in sadece sağlık alanında değil, aynı zamanda sosyal ve ekonomik alanda da karşılaştığı zorlukların önemli bir örneği olarak ön plana çıkıyor. Filistinli sağlık çalışanlarının ve müdürlerin yaşadığı baskılar, sağlık sisteminin çökmesine yol açabilecek boyutta. Bu durum, hem Filistin hem de dünyanın dört bir yanında sağlık hizmetleri sunan bireylerin maruz kaldığı zorlukları tekrar ele almayı gerektiriyor.
Dr. Khaled Mardini’nin durumu, sadece bireysel bir hikaye değil; aynı zamanda toplumsal bir gerçeğin ve Filistin halkının maruz kaldığı şiddetin simgesidir. Savaş ve çatışmaların ortasında, hayat kurtaran sağlık sisteminin ayakta kalması ve bu tür insanlık dramlarının bir daha yaşanmaması için uluslararası destek büyük önem taşıyor. Alıkoyma durumu sona ermediği sürece, benzer haberler ve trajediler gündeme gelmeye devam edecek. Tüm bunlar, dünya genelinde barışa, adalete ve insan haklarına dair mücadelemizin ne kadar kritik olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.