Fethiye’de yaşanan trajik bir olay, bölge halkını derinden sarstı. 2 yaşındaki minik bir çocuğun, ailesinin gözleri önünde havuza düşerek hayatını kaybetmesi, tüm Türkiye’yi üzüntüye boğdu. Olayın ayrıntıları, güvenlik önlemlerinin yetersizliğini bir kez daha gündeme getirirken, çocuk güvenliği konusundaki tartışmaları da alevlendirdi. Bu tür vakaların önüne geçilmesi için alınması gereken önlemler ve ailelerin dikkat etmesi gereken hususlar, toplumun üzerine düşünmesi gereken önemli konular arasında. Bu trajik olay, hem yerel hem de ulusal basında geniş yankı buldu.
Fethiye’nin hareketli caddelerinden birinde gerçekleşen olay, 2 yaşındaki minik Eylül’ün ailesiyle birlikte bir tatil beldesinde bulunduğu sırada yaşandı. Yaz mevsiminin getirdiği sıcak havalarda, yüzme havuzlarını kullanmak özellikle çocuk aileleri için vazgeçilmez bir eğlence seçeneği haline gelmektedir. Ancak, havuzda çocukların güvenliği konusunda yeterli önlemlerin alınmaması, bu tür trajik olayların gün geçtikçe artmasına neden olabiliyor. Eylül, ailesiyle birlikte havuz başında oynarken bir anlık dikkatsizlik sonucu sulardan birine düştü. Dram dolu dakikalar, çocuklarını kurtarma çabasıyla doluydu. Aile üyeleri hemen müdahale ederek Eylülü havuzdan çıkardı ve acil sağlık yardımı çağırdı. Ancak, gelen ekipler, küçük kızın durumunun kritik olduğunu belirterek hemen hastaneye kaldırdı. Ne yazık ki, tüm müdahalelere rağmen Eylül kurtarılamadı.
Bu tür olayların yaşanmaması için ailelerin alması gereken bazı önlemler söz konusu. Öncelikle, havuz başında çocukların asla yalnız bırakılmaması ve mutlaka yetişkin gözetimi altında bulunmaları gerektiği sıklıkla vurgulanıyor. Ayrıca, havuzların çevresinde güvenlik bariyerlerinin oluşturulması, çocukların dikkatsiz bir şekilde suya düşmelerinin önüne geçebilir. Ailelerin, havuz güvenliği hakkında bilgi sahibi olmaları ve çocuklarına su ile ilgili temel güvenlik bilgilerini öğretmeleri de son derece önemlidir. Çocukların havuzda nasıl davranmaları gerektiği, hangi durumlarda tehlikeye girebilecekleri, onlara uygun bir dille anlatılmalıdır. Ayrıca, yaz tatilleri boyunca, otel ve tatil köylerinin havuz güvenliği uygulamalarını gözlemlemek de ailelerin sorumluluğundadır.
Bu tür üzücü haberlerin artış göstermesi, sadece birer istatistik değildir. Her biri birer can, birer aile gerçeğidir. Ülkemizde çocuk güvenliği konusunda özellikle yaz aylarında farkındalığın artırılması gerekmektedir. Velilerin yanı sıra tatil mekanlarının da; çocukların güvenliği için gerekli önlemleri almaları, duyarlı bir yaklaşım sergilemeleri büyük önem taşımaktadır. Olayın ardından yerel belediye ve tatil köyleri, havuzlarda güvenlik tedbirlerinin artırılacağına dair açıklamalar yapmakta ve çocuklar için özel güvenlik hizmetleri sağlamayı vaad etmektedir. Fakat tüm bunlar, yaşanan acıların telafi edilebileceği anlamına gelmemektedir.
Özetle, Fethiye’de meydana gelen bu talihsiz olay, çocuk güvenliği konusunun ne denli kritik bir mesele olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Her birimizin, çocukların güvenliği ile ilgili daha fazla duyarlı olması ve gereken önlemleri alması esastır. Tatil sezonunun başladığı bu günlerde, ailelerin sevdiklerini kaybetmemeleri için dikkat etmeleri gereken hususlar, hayatî bir öneme sahiptir. Bu tür acıların bir daha yaşanmaması dileğiyle, kaybettiğimiz minik Eylül’e Allah’tan rahmet, ailesine ve sevenlerine sabır diliyoruz.