Geçtiğimiz hafta sonu, Türkiye'de bir düğün merasimi, akıllara durgunluk veren bir olayla yankılandı. Eğlencenin doruk noktaya ulaştığı gece, duygusal anların yerini dehşet verici bir karanlığa bıraktı. Düğün kutlaması sırasında maganda ateşi açtı ve bu talihsiz olayda bir gelinin gözüne isabet eden saçmalar, hayatını kökünden değiştirdi. Özellikle düğünlerde maganda kurşunlarına bağlı kazaların yaşanması, toplumda büyük bir infial uyandırırken, yetkilileri harekete geçirdi.
Düğün, genellikle neşe ve mutlulukla dolu bir etkinlik olarak bilinirken, bu olağanüstü ve korkunç olay, sınırları aşan bir trajediye dönüşerek davetlilerin yaşamlarını derinden etkiledi. Olay, düğün töreninin tam da en hareketli anında gerçekleşti. Eğlencenin zirveye ulaştığı dakikalarda, bir magandanın rastgele ateş açması sonucu, birkaç kurşun havada süzüldü. Düğünde bulunanlardan bazıları bu esnada ciddi yaralanmalarla karşı karşıya kalırken, hiçbir tedbir alınmadan gerçekleşen bu olay, toplumda büyük bir tedirginlik yarattı.
Gelin, nişanlısıyla birlikte hayatlarının en mutlu gününü kutlama hayaliyle düğün salonunda yerlerini almışlardı. Geleneksel müzikler yürüyüş halleriyle beraber çalmaya devam ederken, ansızın yaşanan bu yangın, gözlerin korkuyla açılmasına neden oldu. Düğün konvoyu, bu durumu anlamak için ne olduğunu kavrayamazken, bir anda kan gövdeyi götürdü. Magandanın ateş açtığı esnada gelinin gözünden vurulması, vücut takibinin teknoloji harikası olduğu zamanlarda bile gözlerin fazlasıyla korkmasına neden oldu.
Yaşanan bu olay sonrası, yetkililer harekete geçmekte gecikmedi. Türkiye’de düğünler ve diğer toplu organizasyonlarda yaşanan silahlı saldırılar ve maganda olaylarının artış göstermesi, bu tür etkinliklerde güvenlik önlemlerinin arttırılması gerektiğini ortaya koyuyor. Düğünlerde ateş açmak, yalnızca yanlış bir davranış değil, aynı zamanda insan hayatını tehlikeye atan bir suç olarak kabul edilmektedir. Birçok sivil toplum kuruluşu, hemen harekete geçerek, düğünlerde silah kullanımı ile ilgili yasal düzenlemeler yapılmasını talep ediyor. Henüz olayın sıcaklığı geçmeden, sosyal medya üzerinden hızla yayılan haberlerle birlikte kamuoyunun tepkisi de büyüme gösterdi.
Bu tür olayların yaşanmaması için düğünlerde güvenlik önlemlerinin artırılması ve katılımcıların goygoylarından arınması gerektiği sonucu ortaya konuyor. Düğün organizatörleri, bu konuda duyarlı olmak zorundadır. Anı yaşamak ve eğlenceyi artırmak adına, cana kıymak nasıl bir mantıkla yapılır? Düğünde eğlence olsun diye ateş açmak, ne yazık ki kötü sonuçlar doğuruyor ve düğünleri unutulmaz kılmak yerine kanlı ve unutulmaz hale getiriyor.
Ülkemizde, bu tür pek çok olay her yıl yaşanmakta ve hemen hemen her yaz dönemi, düğün ve benzeri etkinliklerde silah sesleri yankılanmaktadır. Yetkililerin dikkat etmesi gereken konu; düğün merasimlerinde silah taşınmasına veya ateş açılmasına müsaade edilmemesi gerektiğidir. Düğünlerin sevgi dolu ve mutlu bir şekilde kucaklaşma anı olabilmesi için, öncelikle güvenliğin sağlanması, geleneklerin ruhunu doğru yansıtacak şekilde organize edilmesi gerekmektedir. Ayrıca, düğünlerde kurşunların sıkışması konusunu yasaklamak, yine önemli bir adım olacaktır. Düğünler, hayatımızda güzel birer anı iken, kasvetli ve acı anlara dönüşmemesi gerektiğinin altını çizmekte fayda var.
Sonrasında yaşananlar, kendi payımıza düşen sorumlulukları sorgulamamız için bir fırsat yaratmıştır. Gözlerimizi kapatarak, ateş açan bir magandanın bu olayları yaşayabileceğini göz ardı etmemeliyiz. Eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarının yaygınlaşması, toplumda yarattığı bu olumsuz alışkanlıkların üstesinden gelebilmek için oldukça önemli bir adım olacaktır. Umut ediyoruz ki, bu tür olayları bir daha yaşamayız ve düğünlerimiz, sadece sevgi ve mutlulukla dolu anılarla geçer.
Hep birlikte, daha güvenli ve huzurlu düğün günleri geçirebilmek dileğiyle…